Çok yükseklerden bakıyor Avrupa’ya!
Ama; özellikleri ile, hak ediyor galiba!
Burası, ANDORRA…
Hava kurşuni renkte, soğuk mu soğuk! Eksi 5 belki de! Ülke mi, şehir mi burası; yoksa köy mü? Sanırım; hepsi. Andorra’ya çevirdik objektifleri, anlatacağız olanları, göstereceğiz kareleri. Az sonra! Yok yok, şimdi hemen.
Neden buradayız? Her yıl 10 milyonu aşkın turist neden geliyorsa ondan! Bizim durum biraz daha farklı tabi. Takipçilerimiz var; gezeceğiz, çekeceğiz, anlatacağız onlara. Sorumluluk yani!
Bir vergi cenneti burası; daha doğrusu ‘vergisizlik’ cenneti. O nedenle pek çok ürün, fazlasıyla ucuz, diğer ülkelere kıyasla! İşte o milyonlarca turistin gelme sebeplerinden biri bu. Elektronikten kozmetiğe, mücevherden, spor malzemelerine değin, her şey ucuz. Buraya, sadece karayolu ile ulaşım var. O nedenle araba kiralayıp gelenler, bagajları doldurup dönüyorlar. Ama dur; sınırda yakalanıyorlar! Evet, buraya gelen ziyaretçiler dikkat etmeli! Sınır polisi; arabaları, hatta otobüsleri arayabiliyor. Ve, fazla eşya alınıyor! Unutmadan; burada Euro geçiyor.
Havayolu ve demiryolu bağlantısı olmayan bu ülke; aslında bir prenslik. 20 bin civarı nüfus; sadece 468 km2 ile Avrupa’nın en küçük ülkelerinden. Gelelim büyüklüklerine. 1.000 yıllık bir tarih. Ortalama insan ömrü 80 yıl. Dünyanın sayılı kayak merkezlerinden, zira 1.023 m yükseklikte. Avrupa’nın suçsuzlukta neredeyse birincisi; müthiş güvenli. Daha sayalım mı? Var; merak et sen!
Spa- termal turizminde de, ilk sıralarda Avrupa’da! Hızlı mı gidiyoruz ne? Anlatacak şok şey var, belki ondan! Caldea’yı
ve Escaldes’i listeye ekleyin; bu konuda. Bir ‘huzur’ bulmak için de; Vallnord’u.
Pirene dağlarının eteklerindeki bu topraklar için, Fransızlar ve İspanyollar yıllarca çarpışmış. Öncesinde Araplar, Endülüs Emeviler. Neden acaba? Stratejik bir konum, iki nehrin birleşme noktası, suyu çok bol ve güzel, yükseltili coğrafya çarpışmaya, savunmaya uygun, hava çok temiz ve önemli bir hayvancılık merkezi. Bugün de o endüstri, muhteşem peynirlere, son derece özellikli sosislere imza atmayı sürdürüyor!
Böyle bir yer Andorra. Gözünden kaçırma, anlattıklarıma kulak ver hala, zira anlatamaz kimse bunları sana!
Portekizce bile konuşuluyor burada. İspanyolca, Fransızca zaten var da; İngilizce’de anlatırsın meramını nasılsa! Dil sorunu çekmezsin kısaca.
Başkent Andorra la Vella ile beraber 9 ayrı şehir var, bu minicik ülkede. Başkentteki tarihi binalar görülmeye değer. Casa de Vall 1580’e tarihleniyor. Busguets ailesi tarafından malikane ve savunma amaçlı bir bina olarak tasarlanmış. Günümüzde ülkenin genel konsey merkezi. İnşası, 300 yıldan fazla sürmüş!
Buranın koruyucu azizesi; Lady Meritxell adına yapılan, aynı isimli kilise, 11. Y.Y.’a tarihlenen St. Esteve kilisesi, La Magnada köprüsü ve kent meydanı da özel! Avrupa’nın pek çok ülkesinde karşılaştığımız eski-yeni kent olgusu, burada da var. Eski olan hep çekmiştir beni! Ortaçağ mimarisi bir başka. Plandolit Evi, Minyatür müzesi, St. Coloma kilisesi de, listeye eklenmeli. Kayak ve spa turizminden söz ettik. Muhteşem kayak pistleri ve tesisler bekliyor; kayak meraklılarını. Arinsall, Canillo, Ordino; diğer yandan El Tarter ve Soldeu görülecek yerler arasında! Başkaları da var ama; hepsi yakın zaten. Dedik ya; ülke küçük. Kimi zaman; dip dibe yerlere farklı isimler verilmiş.
Lezzet mi dediniz? ‘Tapas’ buldum burada ben. Fransız ve İspanyol mutfaklarının etkisi önemli ama ‘Katalan’ların farklı lezzetlerini de tadabilirsiniz; özel yerlerde! Ağırlık tabi et de! E, hava soğuk olunca, neye ihtiyaç duyulur? Acilen protein bulunur! Rengarenk çarşılarda, sayısız deniz ürününe ne demeli peki; bu dağ ülkesinde! Barcelona yakın; unutma. Deniz ürününde; bir numaradır!
Dikkat! Yemek saatlerinde; mekanlar da kısıtlı olduğundan, masa bulamama gibi bir sorun çıkabilir karşınıza! Önceden önlemi alsanız, mesela. ‘Tapas’ deyince; küçük küçük mezecikler, masayı nasıl da güzel süsler. Lezzeti de bambaşka! Madrit’ de miyim yoksa? Hayır, burası Andorra.
AB üyesi değil; ama gelmek için Schengen şart. Girişler; İspanya ve Fransa’dan çünkü. Fransa’dan Toulouse, İspanya içinde Barcelona’dan ulaşım söz konusu. Günübirlik turlar var her iki ülkeden de. Araba da kiralanabilir. Yollarda, buza dikkat! Konaklamak için tesis çok. Ama gece hayatı hemen hemen hiç yok. Sağlık ve spor amaçlı gelenler dolduruyor, otelleri.
Dedik ya bu iki ülke bir türlü paylaşamamış burayı. Durum günümüzde de sürüyor. Andorra’yı; Fransa Devlet Başkanı ve İspanyol Urgel Piskoposu beraber yönetiyor. Hiç de sorun çıkmıyor. Prensliğin resmi kuruluş yılı; 805.
Ülke küçük olabilir, özellikleri fazla, dolayısı ile anlatıklarımız da. Çikolata sevmeyen var mıdır? Belki çok az kişi. Bedenimizde mutluluk hormonu salgılanması için üç olgu gerekli. İlki spor yapmak, ikincisi çikolata yemek, üçüncüsünü zaten biliyorsunuz!
İşte çikolata üretimi konusunda da şöhrete sahip Andorra. Hatta meraklıları, az kalmış da olsa, var olan tarihi çikolata fabrikalarını ziyaret edebilir, nostalji yapabilir.
Bu soğuk ülkede sıcacık saatler geçirip, tatil keyfinizi doyasıya yaşayabilirsiniz. Doğa ile bütünleşip, zinde, sağlıklı dönebilirsiniz yaşadığınız yere. Toprağı küçük, özellikleri büyük bir yer; Andorra!