Bu ada bambaşkadır gerçekten! Tüm ‘Yunan’ adaları içinde de farklı bir yeri vardır!
‘Çeşme’nin hemen karşısında… Bizimkiler ’Sakız’ der. Tekneyle hemen ulaşılabilecek yakınlıkta. Ve ‘Çeşme’ciler bu adaya hasta!
‘Yunan’, ‘Chios’ der… Bazı kaynaklarda da ‘Khios’, ‘Chio’, ‘Scio’, ‘Khio’ olarak adlanmış! Birbirine çok yakın, sadece harf farklılıkları var!
‘İzmir’ Çeşme’den ‘Chios’a düzenli gemi seferleri yapılıyor! Yunan’lı işletmecilerde, Türk işletmeler de bu seferleri düzenliyor! Bu adaya araç geçirmekte mümkün! Aslında kendi aracınız ile giderseniz, kiralama yapmaktan kurtulur ve tüm adayı baştan sona gezmek olanağına kavuşursunuz. Büyük bir ada olduğundan yerel ulaşım problemli olur. Burada araç kesinlikle şart!
‘Chios’da birden fazla merkez var. Ve konaklama seçenekleri de! Seyahat süreniz ile doğru olarak değerlendirin ve nerede kalacağınıza karar verin! Seçiminize göre, yer ve tarih anlamında küçük fiyat oynamaları olabilir! Bu arada bizim dini ya da milli bayramlarımız da, özellikle tatil uzun ise bu rotayı tercih etmeyin. Hem ulaşım, hem konaklama hem de servis açısından. İnanılmaz bir ‘Türk akını’ vardır!
Mesela hafta sonu bile geçmemeli adaya! Zira tekne sahibi ‘Çeşme’liler ya da tekneleri ‘Çeşme’ civarında olanlar özellikle güzel havaları, güzel rüzgarları; çünkü yelken yapacaklar ve mazot yakmayacaklar! Bu rota da değerlendirirler. İşte o zaman klasik ziyaretçi için pek çok şey aksayabilir! Ben bir kaptanım, deneyimlerimi dikkate alın!
‘Chios’, Anadolu topraklarından sadece 4 millik bir burun uzaklığında!
Adada yetişen sakız: üretilen içecek ve yiyeceklere bambaşka tatlar katıyor!
‘Çeşme’liler ile ‘Sakız’lılar adeta kardeş gibidir. Her iki tarafın da karşı kıyıda dostları vardır. Bundan güzel ne olabilir?
841 km2’lik yüzölçümüyle Ege denizinin beşinci büyük adası! ‘Girit’, ‘Eğriboz’, ‘Midilli ‘ve ‘Rodos’tan sonra…
Adada, turizmden sonra en önemli gelir sakızdır. Sakız ağacı bu adaya özgü! Hasat zamanında tüm ağaçların altına büyük yaygılar yayılır. Tıpkı bizim zeytin hasatında olduğu gibi. Ve ağaçlardan düşen damla sakız, alttaki bu yaygılarda toplanır. Sonra belirli aşamalardan geçirilerek hangi gıda grubunda kullanılacaksa ilgili sanayi koluna entegre edilir!
‘Chios’ ya da ‘Sakız’ bizden gibidir! Adaya geçtiğinizde tabi herkes ‘Rumca’ konuşur, ‘İngilizce’ bilgisi gerçekten üst düzeydedir. Ama az da olsa bir kitle, ‘Türkçe’ konuşur, en azından cevap verebilir! Şaşmamak lazım, pazar alışverişlerine ‘Çeşme’ye geliyorlar! Hatta adada kimi sağlık sorunlarını çözemeyenler, şifayı ‘Çeşme’de arar!
Şahane yerleşkeleri vardır adanın! Deniz zaten ‘Ege’dir ve muhteşemdir!
‘Anavatos’; ‘Chios’ adasının en özellerinden. Olağanüstü bir coğrafya… Yaşamalısınız! Ancak burada çok dramatik bir hikaye var!
‘Osmanlı’nın güçlü olduğu dönemlerde ada kuşatılır. Hakim olunmaya az kala, milliyetçi ‘Yunan’lılar bunu hazmedemez ve uçurumlardan kendilerini atarak intihar ederler! Yıllar geçse de bu hikaye kuşaktan kuşağa aktarılır! ‘Biz asla Osmanlı’ya teslim olmadık’ anlamında…
Koyun adaları; yani ‘Sisam’, ‘İpsara’, ‘Antiipsara’, ‘Karyot’, ‘Hurşid’, ‘Fornoz’, ‘Kalari’ ile birlikte anılır!
Yaklaşık 15 yüzyıl boyunca ‘Bizans’ hakimiyetinde kalan ada, 14. yüzyılda ‘Ceneviz’lilere geçmiş… 200 yıl kadar ‘Ceneviz’lilerin hakimiyet sürdüğü ‘Chios’, 1566 yılında ise ‘Osmanlı’ hakimiyetine girmiş!
‘Chios’ bugün bir turizm cenneti! Elbette denizi ve kumsalları ie ön plana çıkar! En ünlü plajlar, ‘Ormos’, ‘Agia Dynami’, ‘Karfas’, ‘Komi’, ‘Mavra Volia’, ‘Nagos’ ve ‘Didymes’ ‘Agia Fotia’ ‘Lo Giosonas’ olarak sıralanır! Yaz’ın güzelliği hepsinde yaşanır!
En önemlisi; şüphesiz ‘Karfas’… ‘Mavra Volia’ ise volkanik siyah taşlarıyla adanın gözdelerinden! Aslında her biri ayrı keyif katar yaşama! Doğal olarak ada yazın son derece canlı, kışın nasıl bilemiyorum?
‘Chios’da yerleşim; ‘Bronz Çağı’na kadar gider!
I.O. 1400-1200 yıllarında Ege’de önemli bir güç haline gelen ‘Akalar’ın, ‘Chios’ işgali önemli!
Bir ara ‘Pers’ hâkimiyetine girdiyse de, ‘Chios’lular I.O.377’de ‘Rodos’ ile birlikte ‘Pers’ istilâsına karşı ‘Attika-Delos Deniz Birliği’ne katılmışlar! Tarih sahnesinde orada büyük bir yenilgi vardır!
Sonra, İmparator ‘Vespasien’ döneminde ‘Roma’ hâkimiyetine giren ada; devamında ‘Bizans’ yönetimine geçer!
Bu ada da, ‘Arap’ saldırısına uğramış ve 670’te bir islam hakimiyeti görülür!
Adada tarihin önemini ortaya koyan mekanlar var! ‘Arkeoloji Müzesi’, ‘Folklor Müzesi, ‘Bizans Müzesi’,
‘Chios’ tarihini irdelemek adına özeller! Ziyaretçiler, zaman buldukça tüm bu mekanları görmeli! Çok özel ayrıntılara tanık olacaksınız!
‘Nea Moni Manastırı’, ‘Panagia Krina Kilisesi’ ve ‘Apolichnon Kalesi’ ise, başka bağlamda değerlendirilmeli!
Bölgedeki sonradan gelişmiş dinsel yapılaşma ile beraber geçmişin sunduğu ve günümüze kadar yansıyan değerlerin bir uyumlaşma mekanları gibi düşünelim!
Özellikle de, ‘Nea Moni Manastırı’… Merkezin biraz dışında olsa da ada kültürü, dinsel geçmiş ve topluluk anlamında ‘Chios’ için çok dikkate değer!
‘Chios’da köyler bir başka güzeldir! Ben en merkezden, en ücraya kadar çok sayıda köyü ziyaret ettim. Hepsi bir başka; hepsi güzel!
‘Pirgi’ en özelidir bence!
Evlerin nedeyse tamamını farklı duvar motifleri süslemişler! Ve bunu farklı seramikleri, iç içe ya da ardı ardına duvara monte ederek, tabi kısmen farklı boyutlarda yerleştirip, özellikle gri ve beyaz rengi kullanıp dolgu yapmışlar!
‘Mesta’ başka! Karmaşık sokaklar iç içe geçer ama kaybolma şansınız yok! Hepsi bir merkeze bağlanır!
‘Armolia’nın özelliği ise farklı! Burada seramik sanatı önde, geleneksel yöntemlerle!
‘Olympi’ burası da dar sokakları ile var; ama bu yöntem zaten tüm Yunan adalarında uygulanır! Yaz’ın o sıcak günlerinde gölgede kalabilecek evler inşa etmek adına!
Kısaca, bu adada her köy farklıdır ve ziyaret edilmeyi hak eder!
Buradaki mutfak deniz ürünlerinden oluşur. Eee, ada tabi ki normal!
Yunan adalarında özellikle ‘Kos’da et yemekleri de çok sevilir. Burada da benzer durum! Ben bunu, bizim anakaraya yakın adalarda daha çok görüyorum ve adalı halkların, yakın Anadolu toprakları ile yüzyıllar içinde gelişmiş ilişkisine bağlıyorum!
‘Yunan’ mezelerinin tamamı yerel zeytinyağı ile pişirilir, elbette aşçıların çok büyük katkısı vardır. Bu olgu zaten mezeye inanılmaz katkı sağlar! Greek salat, olmazsa olmaz! Kabak çiçeği dolması, soğanlı börek, közlenmiş patlıcan! Ayrıca; parpullanmış kırmızı biber, zeytin salatası, mücver, zeytinyağlı bamya, yoğurtlu ebegümeci! Tabi ki çeşitleri arttırmak mümkün! Kısaca ‘Chios’ da çok farklı damak zevkleri denenebilir!
Adada merkezden çok uzakta ama inanılmaz hizmet veren konaklama alternatifleri var!
Ve buralarda şahane kahvaltı seçenekleri de! Bu tip lokantalarda akşam yemeği seçeneği de olabilir; ancak önceden haber vermek koşulu ile!
‘Chios’da gece hayatı farklıdır! Özellikle yaz aylarında pek çok festival yapılıyor! Panayırlar, yortu kutlamaları, daha pek çok etkinlik kimi zaman bir hafta kadar devam eder!
Bazılarında geleneksel müzik ve dans, sizi başka dünyalara götürüyor. Özellikle de ‘rebetiko’…
‘Chios’a gelen misafirler, hediyelik eşyalar için almak isterlerse, rota belli! Damla sakızından üretilen yiyecek, içecek ve kozmetik ürünler başta gelmekte! Özellikle liman civarında pek çok çeşit sizi bekliyor!
İzmir’in, Çeşme’nin hemen karşısı! Şimdiye dek gitmeyenler bin pişman! Hadi, geç olmadan keşfedin bu güzelliği…